Tamer Yürükoğlu / Konaklama Yatırımı ve Yönetimi Danışmanı
Son yıllarda otel yatırımları hız kazandı. Antalya’dan Bodrum’a, İstanbul’dan Kapadokya’ya kadar pek çok destinasyonda zincir otellerden butik tesislere kadar yeni projeler hayata geçiyor. Ancak bu büyümenin arkasında ciddi bir insan kaynağı sorunu gizleniyor: Yetişmiş Yönetici Eksikliği
Bugün otelcilik sektöründe bir genel müdürü ya da operasyon müdürünü bulmak, tesis inşa etmekten daha zor hale geldi. Orta kademe yöneticilerin çoğu sektörden uzaklaşırken, genç kuşak turizme mesafeli yaklaşıyor. Yeni açılan otellerin bir kısmı yöneticisiz ya da deneyimsiz kadrolarla yola çıkıyor. Bu durum yalnızca operasyonel değil, stratejik bir tehdit oluşturuyor.
Neden bu noktaya geldik?
Salgın sonrası dönemde birçok otel, ayakta kalabilmek için operasyonlarını küçülttü. Kalifiye personelin yerine düşük ücretli, deneyimsiz personeller alındı. Eğitim bütçeleri kesildi, kariyer planlaması ikinci plana atıldı. Mentorluk sistemi neredeyse tamamen ortadan kalktı. Sadece günü kurtarmaya odaklanan bu anlayış, uzun vadede sektörün kendi ayağına kurşun sıkmasına neden oldu.
Bugün, 5 yıl öncesine göre çok daha fazla otel açılırken, bu tesisleri yönetecek yeterli sayıda donanımlı yönetici kalmadı.
Gençler neden otelcilikten uzaklaşıyor?
Yeni kuşak, uzun saatler süren vardiyalar, düşük başlangıç maaşları ve belirsiz kariyer yolları nedeniyle turizmi tercih etmiyor. Üniversitelerin turizm bölümleri kontenjan doldurmakta zorlanıyor. Mezun olanlar da ya yurt dışına gidiyor ya da farklı sektörlere yöneliyor. Otelcilik artık “gelecek vadeden bir kariyer” olarak görülmüyor.
Yanlış terfiler, kırılgan organizasyonlar
Yetişmiş yönetici bulamayan oteller, iç kadrolardan hızla terfi vererek boşluğu doldurmaya çalışıyor. Ancak bu hızlı terfiler, çoğu zaman çalışanı hazırlıksız yakalıyor. Liderlik becerisi gelişmemiş, stratejik vizyonu oturmamış yöneticiler, ekipleri yönetmekte ve sonuç üretmekte zorlanıyor. Bu da hem çalışan memnuniyetini hem de misafir deneyimini olumsuz etkiliyor.
Çözüm: Yeniden insan kaynağına yatırım
Bu krizi aşmak için sektörün yeniden insan odaklı bir stratejiye dönmesi şart. Aksi takdirde ne kadar güzel tesisler yapılırsa yapılsın, oteller yalnızca birer “boş bina” olarak kalacak. Atılması gereken adımlar net:
Yöneticisiz tesisler, eksik deneyimler
Bir otelin başarısı yalnızca lokasyonuyla ya da markasıyla ölçülmez. Lideri olmayan bir otelde kültür oluşmaz, ekipler tutunamaz, misafir sadakati sağlanamaz. Sektör büyüyor ama insan kaynağı küçülüyorsa, bu bir çelişki değil, bir krizdir.
Artık yatırımın sadece tuğlaya değil, insana yapılması gereken zamandayız. Bugün. Şimdi.